Gölgesinde dinlendiği ağacın
Cılız serinliğinde bulduğumda onu
Yorgundan çok
Dargın gibiydi
Doğayla konuşabilen
Ama
Mevsimsiz sıcaklarda kalmış
Biraz tedirgin yaslanmıştı ağacın gövdesine
Gölgelik desen
Asma altı değil
Kış ayazından kendini korumaya çalışan
Gariban bir erik
"Gel şöyle soluklan" diyesi oldum
"Çocuk"
"Gel çocuk"
"Ah! çocuk"
"Mevsimlere uzaksın biraz"
"Ve ne yollardan gelmişsin"
"Saçlarının rengi ırsi tamam"
"İtirazım yok"
Baktı çocuk
Kafasını kaldırmadan
"Olmadı" dedi
Anlamadı söylediğimi
"Gel" dedim "çocuk"
"Altın oranı bilir misin?"
"Çok" dedi "bilmekten belki"
"Olmamıştır"
"Bilmekten değil çocuk"
"İnanmamaktan"
El salladım ardından
Erik soğukta
Çocuk hesap kitaptaydı
Uzaklaştım
"Ah çocuk!"
"Gün döner, yaz olur, erik çiçek açar gölgesi yüce olur"
"Umarım inanırsın" dedim